Page 20 - Gülden Bülbüllere 4 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 20
Tasavvuf Sohbetleri 4 17
Ayeti kerimesinde buyuruyor.
Bu ayeti kerime Evliyaullahın hakkında inzal olunmuş, varit ol-
muştur.
Onlarda olan havf, Allah havfını biz anlayamayız biz bilemeyiz.
Ama niye bunlar Allah’tan çok korkuyorlar?
Allah’a yaklaşmışlar da onun için.
Bir ateşe insan ne kadar yaklaşsa, ateşin cismine, ne kadar yaklaşsa,
o kadar harareti fazla olur.
Ateşten ne kadar uzaklaşırsa ateşi, harareti o kadar az olur.
Allah’a yaklaşmak, Peygambere yaklaşmak, Meşayihe yaklaşmak
böyledir.
“Kurb-i sultan ateş-i sûzan”dır,
Ama yaklaşmak da, bir büyük nimettir.
Yalnız onlarda ne var?
Havf (korku) var, ama neyin havfı var?
Bütün müridanının havfını çekiyor. Kendi havfi değil, var ise yüz
bin tane müridanı, yüz binin havfını çekiyor.
Onların üstüne hata gelmesini istemiyor. Onların günah işlemesini,
azaba duçar olmasını istemiyor. Bunların havfını, korkusunu çekiyor.
Onun için bak tarikatın şartları vardır.
Tarikatın şartları nedir?
Çok ileriye gitmeyelim de, onlar değil de, bize lazım olan nedir?
Bize lazım olan, fenâfişşeyh olmaya çalışmak.
Fenafişşeyh olduktan sonra ilerisini biz bilemeyiz.
Ama fenafişşeyh olmaya çalışalım ki noksan sıfatımızdan kurtaralım.
Noksan sıfatımızdan kurtaramazsak terakki edemeyiz.
Onun için noksan sıfatımızdan kurtarmak için fenafi şşeyh olacağız.