47

Çekdiğim cevr ü sitem senden midir benden midir
Nâr-ı hicrandan mıdır yâ âlî ihsandan mıdır

Bî-vefâ olmuş kamu işbu cihanın dilberi
Tab'-ı tohmundan mıdır yâ hükm-i sultândan mıdır

Sûre-i Seb'ul-Mesânî dilberin vechindedir
Nakşı insandan mıdır yâ sun'-ı Rahmân'dan mıdır

Mâh cemâlin arz edip âşıkların canın alır
Hüsnü me'vâdan mıdır yâ şâh-ı Ken'ân'dan mıdır

Bir güzel tahtını kurmuş mülk-i hüsne hükm eder
Taht-ı zîverden midir yâ kuvvet-i kândan mıdır

Ruhlerinin revnakı aklım perîşân eyledi
Nûr-ı esvedden midir yâ küfr ü îmândan mıdır

Pîr-i Sâmi'nin kelâmı bizlere verir hayât
Sohbeti candan mıdır yâ gizli canandan mıdır

Kaşlarıyla kipriği zülfü beni mest eyledi
Verd-i ahmerden midir yâ dürr ü mercandan mıdır

İlm ü hikmet sözlerinden dem urursun
Salihâ Bilmezem senden midir yâ bahr-i irfandan mıdır
Cevr = Ezâ, cefa, eziyet.

Nâr-ı hicran = Ayrılık ateşi.

Âlİ ihsan = Yüce ihsan.

Bî-vefâ = Vefasız.

Kamu = Herkes.

Dilber = Sevgili.

Tab-ı tohum = Parlak, halis tohum.

Sûre-i Seb'ul-Mesânî dilberin vechindedir = Fatiha sûresi güzelin yüzündedir.

Sun'-u Rahman = Allah'ın işi

Mâh = Ay.

Hüsnü me'va = Güzellik makamı.

Şah-ı Ken'an = Hz. Yusuf.

Mülk-i hüsn = Güzellik mülkü, ülkesi.

Taht-ı ziver = Süslü taht.

Kuvvet-i kân = Madenin kuvveti, halisiyeti.

Ruh = Yanak, yüz, çehre.

Revnak = Parlaklık.

Nur-ı evsed = Siyah nûr.

Verd-iAhmer = Kızmızı gül.

Dürr ü mercan = İnci ve mercan.

Bahr-i irfan = İrfan denizi.