79

Geç bu şöhret âleminden cana bak
Canın üzre seyr eden cânâna bak

Arif ol gönlüne gir bir kâmilin
Gizli cana hükm eden sultâna bak

"Fakrî fahrî" demedi mi enbiyâ
"Fakrî zillî" söyleyen merdâna bak

Âdem olmak ister isen der biyâ
Sureti koy sîret-i inşâna bak

Burc-ı akrebden halâs et ahteri
Cân ilinde duhter-i hâkâna bak

Olmak istersen hakîkat serveri
Cân u dilden Hazret-i Kur'ân'a bak

Pîr-i Sâmî Hazretine var yürü
Andadır cân derdine dermana bak

Kapısında hadimi ol sıdk ile
Gözle dâim sendeki noksana bak

Kâsib ol Salih gibi olma kesel
Ol müeddeb hizmet-i şâhâne bak
Cân = Can, ruh, gönül.

Cânân = Sevgili, gönül verilmiş, maşuka.

Arif = İlmi ileamilolan, bilen.

Kâmil = Kemale ulaşan, olgunlaşıp yetişmiş olan.

Fakrî fahrî = "Fakirliğimle iftihar ederim' Hadisi ki her şeyin Allah'ın malı ve yarattığı olduğunu idraktir (Fenâflah).

Taleri zil = "Fakirlik zelilliktir, torluktur" hadisi ki fakirlik küfre yakındır hadisi vardır.

Merdân = Mertler, yiğitler.

Der biya = Dergâha gel

SIret-i inşân = İnsanın içi, derûnu, iç âlemi, maneviyyat

Burc-ı akreb = Akrep burcu.

Halâs = Kurtulma, emin olma

Ahter = Yıldız, yıldızım, yıldız bahtm gibi şeyler.

Duhter-i hâkân = Padişah kızı, (bulunmaz, ulaşılmaz madde) Aşk.

Server = Başkan, büyük.

Cân u dil = Can ve gönül.

Hadim = Hizmetçi, hizmet eden.

Sıdk = Doğruluk, gerçeklik, halisiyyet

Kâsib = Kazançlı, çalışıp kazanan.

Kesel = Tembel.

Müeddeb = Edepli.

Hizmeti şâhân = Şahların hizmeti.