93

Pervaneden nâr isterem
Hem goncadan hâr isterem
Pîrim Muhammed Sâmî'den
Bir hân yok yâr isterem

Ne âh-ı bîzâr isterem
Gayrı ne bir kâr isterem
Pîrim Muhammed Sâmî'den
Bir perdesiz dâr isterem

Ne gül ü gülzâr isterem
Ne kimseden yâr isterem
Pîrim Muhammed Sâmî'den
Sermayesiz kâr isterem

Ne safîden nar isterem
Ne sûfîden âr isterem
Pîrim Muhammed Sâmî'den
Bir fânîsiz var isterem

Ne câh-ı deyyâr isterem
Ne seyr-i seyyar isterem
Pîrim Muhammed Sâmî'den
Beytini züvvâr isterem

Ne gayre imrâr isterem
Ne gayre esrar isterem
Pîrim Muhammed Sâmî'den
Kalbimi hûşyâr isterem

Ne gayrı ebrâr isterem
Ne gayrı sâlâr isterem
Pîrim Muhammed Sâmî'den
Gönlümü mimar isterem

Ne sîm ü dînâr isterem
Sâlih'em ikrar isterem
Pîrim Muhammed Sâmî'den
Dil şehrin envâr isterem
Nâr = Ateş.

Hâr = Diken.

Ah-ı bîzâr = Usandıran ah.

Dâr = Ev, yer, yurt

Gül ü gülzâr = Gül ve gül bahçesi.

Şâtî = Şifa veren.

Sûn = Sofu.

Fanisiz var = Yokluğu olmayan, baki.

Câh-ı deyyâr = Dünya mevkisi, makam.

Seyr-i Seyyar = Geliş gidiş.

Beytini züvvâr = Evini ziyaret

Gayre imrâr = Başka şeye ilâç.

Gayre esrar = Başka şeye sır, vâkıf olma.

Kalbi hüşyar = Ayık kalp.

Gayri ebrâr = Başkaca iyilik.

Gayri sâlâr = Baş olma, başkanlık.

Gönlümü mimar = Gönlümü yapılmış, arzumun verilmesi

Sim ü dinar = Gümüş ve altın (para).

Dil şehrin envâr = Gönül şehrini nurlanmış.