151 Te'âlallah ne hûb zîbâ yaratmış kâmil inşânı "Nefahtü fîhi min ruhî" deminde kılmış ihsanı Cihân-ı bî-vefâ içre esîr-i nefs olup kaldın Ne cevher ma'denindensin düşün ey canımın canı Beşer dilberlerinden bir güzel saydına gelmiştin Seni sayd eyledi dünyâ unuttun ahd-i mîsâkı Uyan gaflet meyinden kalk bu derdin çâresine bak Kemendi boğazına tak ara bul kâmil inşânı Bu mâl sende emânettir işin cümle hıyanettir Kamu nefse sıyânettir ne çok sevdin bu boş hanı Bulup bir mürşid-i kâmil özün ol şeyhe teslîm et Gulâm olup kapısında bırak bu şöhreti sânı Hakîkat erleri çoktur bu gülzâr-ı cihan içre Muhammed Pîr-i Sâmî'dir kamunun şâh-ı merdânı Kusurun çok diye Salih ayağın kesme babından Ulüvv-i himmeti çoktur tamâm eyler O noksanı |
Te'âlallah ne hûb zibâ yaratmış = Allah ne hoş süsiü, güzel yaratmış. Nefahtü fihi min ruhî = "Ruhumdan ruh üfledim" Hicr 29, Sad 72 ayetlerine işarettir. Cihân-ı bi-vefa = Vefâsız dünya. Sayd = Avlama. Ahd-i mîsâkı = Sözleşme, ezelde yapıian anlaşma Sıyânet = Koruma, muhafaza Gulâm = Köle, Hizmetçi. Gülzâr-ı cihân = Cihan bağı. Şâh-ı merdân = Hz.A!i Ulüvv-i himmet = Yüce, yüksek himmet |