Page 31 - Dosta Doğru Dergisi 3. Sayı
P. 31
eccüh Sohbeti
yuluyor, her taraftan geliyorlar. Belh halkı da —Bir şartım var. Onu yerine getirirseniz ge-
duyuyor, İbrahim Ethem işte şeyh olmuş, bil- lirim? —Nedir şartın?
mem nereye tekke kurmuş, diye. Bu halk pa-
dişahlarını alıp götürmeye geliyorlar, çünkü Demişler. İğneyi atmış deryaya, demiş ki:
padişah tayin etmemişler. Geliyorlar nerede —Bu iğneyi bulur getirirseniz gelirim.
buluyorlar? Evet derya kenarında dergâhı var, Şimdi deryada iğneyi arayıp bulmak insan-
bir mekânı var. Denizin kenarında böyle par- ların kârı değil. Bunlar aciz kalmışlar. Demişler
dösüsüne iğne iplik elinde yama vuruyor, bunu ki:
böyle bulmuşlar. —Sen bunu bahane ettin. Deryada iğne bu-
lunmaz, ama biz yine de seni götüreceğiz. De-
—Selamın aleyküm, aleyküm selam, hadi miş ki:
seni biz götüreceğiz. Yedi senedir seni arıyo- —Siz şimdi bu iğneyi getiremiyorsunuz.
ruz, bulamıyoruz. Demişler. — Getiremiyoruz efendim.
—Bakın gözleyin, benim iğnem gelecek.
—Gidin ben padişah olmam, gidin padişa- Deryaya bir seslenmiş böyle yumuşak ve
hınızı bulun. Demişler ki: — Padişah tayin et- buğulu bir sesle: —Ey balık, Allah rızası için
medik. benim iğnemi getir, demiş.
Bir balık iğne ağzında başını çıkarmış su-
—Gidin kendi aranızda padişahınızı tayin dan, uzatmış iğneyi o da almış, bunu görmüş-
edin, ben daha gelmem. Ben bu pis dünyaya ler. Tabii bir manevi gücünü görmüşler. Teh-
daha elimi sürmem, demiş. ditle zorla götüreceklerdi. Daha bakmışlar bu
sefer manevi gücünden kahrından korkmuşlar,
—Olmaz seni götüreceğiz, cebri götürece- bedduasından korkmuşlar. Demiş ki:
ğiz, demişler. —Gidin babam. Ben Belh padişahı iken in-
Anlamış ki bunlar cebir kullanacaklar. O za-
man kendinin maneviyatını, manevi gücünü
bunlara göstermiş. Demiş ki:
dosta doğru 30 | Kasım 2013