Page 41 - Dosta Doğru Dergisi 3. Sayı
P. 41
teşebbihat
«Cümle âlem hakikate ermek inceliğinden olacak şeyi arar. Gönlünde bir yara olan da o
perdelenmiştir. Ancak Hak dostları Hakk’a yaraya merhem olacak şeyleri soruşturur. Me-
yakınlıkları sebebiyle bu perdeleri kaldırmış- selâ birisi bir ağrıya tutulmuştur, çaresi de basit
lar yahud onların gözlerinden ve gönüllerin- bir ilâçtır, ona inci mercan gerekmez. Cümle
den perdeler kaldırılmıştır. Nasıl ki maksudu halk hevâ yoluna düşmüş, Hak yolundan yüz
uzakta bulunan kimse eğer gerçekten âşık ise çevirmişlerdir. Allah’dan bizi sırât-ı müstaki-
durmaz ona koşar ve bu meşakkatten zevk alır. minde dâim kılmasını ye ayaklarımızı bu yolda
Öteki ise önündeki hazır yolda yürümez, zor sâbit kılmasını istiyoruz.
gelir. Çünkü bunların dertleri başka başkadır.
Rasûlullah (Sallahu Aleyhi ve Sellem) buyur- Bilinmesi gereken diğer bir husus da şudur
muşlardır ki: ki: Ayet ve hadîslerin bazı kelimelerinde mü-
teşâbihât kokusu vardır. Onlardan murad olu-
— «Herkes ne için yaratıldı ise o İş ona nan mânâ lâfzın zahirine, insandaki anlayış
kolay gelir. Herkes ne ,için yaratıldıysa o işe kıtlığı sebebiyle muhalif görünür. Birisi de kal-
müsâiddir. Hilkati, fıtratı neye müsâidse onu kıp onun mânâsını lügat kitaplarından araştı-
yapmak zor gelmez,» demektir. rır. Orada gördüğü mânâ ise hiç tutmaz. Böyle
çaresiz kalanlar pek çoktur. Bü çaresizliklerin-
Hakikat, ehillerinin sözleri kibrit-i ahmer- den kurtulmak için yakın olmaları lâzımdır.
dir. Herkes kıymetini bilmez. Yeryüzünde taş Çünkü bu esrar yakının hakkıdır.
çoktur. Mânâdan anlamayana göre kibrît-i
ahmer, ile taş müsâvîdir. Kibrît-i ahmere taş İmam Fahruddin Râzî Zâdu’l-meâd risale-
kadar kıymet vermeyenler ne kadar çoktur. sinde der ki:
Meselâ bir kitapta herkes kendi derdine çare
dosta doğru 40 | Kasım 2013 «Beşerî ruhlar üç kısımdır:
1 — Ashâb-ı seâdet,
2 — Ashâb-ı selâmet,
3 — Ashâb-ı şekaavet.