Page 60 - Dosta Doğru Dergisi 3. Sayı
P. 60
Fırın Aşkı (İhsan KUL)
iyi değil, aile mevzularına girmek olmaz, hoş öte yandan kendime güvenim artardı, içim-
kader dostu olacak değilim ya, şu işi hayırlısıy- den aslan babam derdim, dünyanın en güçlü
la bir bitirelim de… insanı olduğum duygusuyla donanırdım…
inanın beyefendi şimdi de öyle… babamın ya-
Benim ara sıra seyahatlarım olur dedi, sıla-i nında hep çocukmuşum gibi dururum, senede
rahim yaparım, atalarımız Nehri Şeyhleri üze- bir veya iki-üç senede bir ele geçirdiğim fırsa-
rinden geliyor, yakınlarımın önemli bir kısmı tı niye heba edeyim, gerçi her hafta babam ve
Erzincan’da medfun, o yüzden senede bir kez yakınlarım için okurum ama, bu bir başka…
de olsa işimden fırsat buldukça ziyaretlerimi işte karşı karşıyayım, ayak uçlarında…bir se-
yaparım. Devamını çay içerken anlatırım dedi. ferinde yanında fazla kaldım, hatta kendim-
den geçmişim, babam toprağın altında, ben
İşi tatil ettik, eve geçtik, sobaya üç-beş odun tepesindeymişim gibi, evet öyle, duruyorum,
attım, çayları koydum, yanına yiyecek bir şey- o yüzden diz çöktüm, yerlerin yağmurlu ve su
ler de…seyahatın veya seyahatların devamını birikintili olduğuna hiç dikkat etmemişim, öy-
anlatırım demişti ya, anlatırsa dinlerim, elim lece bir süre kalmışım…bunları anlatmak zor
mahkum, iyisi mi ben hiç sormayayım. da… böyle işte… kalktığımda bu halimle dol-
muşa binemem dedim, baktım dizlerime, dir-
…sevdiklerine yakın olacaksın, hem de ol- seklerime ter temiz…aslan babam dedim, gene
dukça yakın, ister sağ olsunlar, ister öteki aleme beni mahcup etmedin.
göçmüş, yakın olacaksın, çünkü sevgi yakınlık
istiyor, her daim iletişim istiyor, yoksa giderek Öteki ziyaretim de zeytin bahçeleri olan bir
soğur gidersin, o zaman da geriye sevgi kal- yakınıma…
maz. Yarin meclisinde geçen günler, saymadım
aylar günler üç müdür nedir, diye bir türkü var ….
ya, boşa söylenmemiş, türkülerin hiç biri za- Çaylarımız soğumuş, size de zahmet oldu,
ten boşa söylenmemiştir. Yarin yanında insan bunları ben pek anlatmam da, gevezelik ettik…
sıkılır mı…Sevdiğine bir şey ister misin veya yoklamaya katılmayınca yok yazılıyorsun, üs-
ne istiyorsun demek yerine onun istek, ihtiyaç telik dersi kaçırıyorsun, yazılılar da çoktan seç-
ve beklentilerini sen öngörmelisin, sevgi buna meli yapılmıyor, şıkları görelim hele ne demek,
denir, yani uyanık olmaya, şahin gibi, atmaca cevabı neyse bileceksin, dersaneler bu gençleri
gibi olmaya denir, istek dile getirilince büyü çok kötü yola soktu…
bozulur, emir almış olursun, bugünkü aşklar Vakit oldukça ilerledi, soba da sönmeye baş-
niye mekanik, heyecansız, işte bundan, ilişkiler ladı, usta bu iki seyahatını daha uzun ve de-
hesapla tutuluyor, mantıkla tutuluyor, bir nevi taylı anlattı ya bu kadarı yeter. İtiraf edeyim,
alış-veriş…sevgilin senin ortağın mı ki muha- ustayı sevmeye başladım, başladım değil, sev-
sebe tutuyorsun, almayı beklemezsin, verir- dim. Yaptırdığı bu iki sanal gezinin her karesi-
sin, verirsin…sevgililer de cömert olur, merak ne sanki beni de soktu, birlikte yaşattı.
etme, sevgiyi karşılıksız bırakmazlar, hele hele Anlatımda da usta imiş. İki-üç gün daha ça-
eksik hiç bırakmazlar…pardon seyahat demiş- lıştık, işyerine izin yazdırdım. Son üç gün çok
tim de, şey…:ziyaret. zevkli geçti.
-Öyle anlaşılıyor ki bu işten karlı çıkmışın.
Size iki ziyaret anımı anlatayım, önce rah- -Bu arada ustanın yevmiyesini günlük ola-
metli babamı…ah babacığım, sen hayattayken rak vermeyi hiç ihmal etmedim: Yumurtalar,
de yanına böyle sokulurdum, edeple selam elmalar, vs…Hadi toparlanalım, demliği de
verirdim, veya kafamla selamlardım, sen de çoktan bitirdik.
benim ne kadar saçlarımı okşardın, o lezzeti
hiç unutamam, her tarafımı mutluluk sarardı,
Kasım 2013 59 | dosta doğru