Page 68 - Gülden Bülbüllere 1 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 68

68                                                 Gül'den Bülbüllere

            Müslüman hacı olmuş, ehl-i salat, namazını kılıyor, orucunu tutuyor, sana
            zarar gelmiyor mu? İcabında hoca da. Fakat onda da bir kin oluyor. Yani
            incitecek bir söz söylesen veya ona zarar verecek bir şey yapsan ne yapıyor?
            O  da  sana  kin  besliyor.  İnsanın  Müslüman’ında  bu  varsa,  cinnîlerin
            Müslüman’ında da bu daha çoktur.
               Cinnîlerde kemal yok. Onlarda peygamber olmadığı gibi, onlarda veli de
            yok. Onların peygamberleri de insandan. Mürşitleri de insandan. Ama onlar-
            dan  da  tarikatlı  olanlar  var.  Eğer  bir  meşâyih  “Mürşid-i  Sakaleyn”  olursa,
            yani cinlerin meşâyihi olursa zaten peygamberleri de mürşid-i sakaleyndir.
            Cinlerden  de  müritler  vardır.  Ama  ne  de  olsa  onlar  insanlar  kadar
            yetişemiyorlar. İnsanlarda da kemal ehli çok az.
               Bu halkın çoğu kâl ehli
               Kimi olmuş vebâl ehli
               Kat’î azdır kemâl ehli
               Yalan davaya düştüm ben
               Bu zaten görünen, bilinen bir şey herkes tarafından. Şimdi bu zamanın
            insanlarında  ibadet  yapan  mı  çok,  yapmayan  mı  çok?  Günahtan  kaçan  mı
            çok, kaçmayan mı çok?
               Herkes bunu biliyor. Öyle ise namaz kılmayan oruç tutmayan çok ise, on-
            lar  hep  kâl  ehli.  Zaten  ilm-i  ezelîde  insanın  halkiyetinde  de  öyle.  Cenâb-ı
            Hak  insanı  halk  etmiş.  On  bölüm  yapmış.  Yani  onlara  dünya  hayatını
            göstermiş, bunların dokuz bölümü ehl-i dünyayı kabul etmişler. Bir bölümü
            kabullenmemiş. Tekrar onları Cenâb-ı Hak on saf etmiş. Bunlardan dokuz
            bölümü  âhireti  istemiş.  Bir  bölümü  de  âhireti  istememiş.  Şimdi  ne  oluyor
            burada  %90’ı  küfre  ayrılıyor.  %10  Müslüman,  %10  ehl-i  âhiret,  %1  de
            âhireti istemiyor. Cenneti de istemiyor. Cenâb-ı Hak bunlara tekrar ferman-ı
            Celili ile soruyor:
               “Siz dünyayı almadınız. Âhireti de istemediniz. Ne istiyorsunuz?” Onlar
            diyorlar ki:
               “Yâ  Rabbî,  biz,  Senin  rızanı  isteriz!”  Bu  ruhların  doğuşu  tâ  oradan
            geliyor.
               Onun için Yunus Emre ne diyor:
               Sensin benim canım canı sensiz kararım yoktur
               Cennette sen olmaz isen vallâh nazarım yoktur
               Salih Baba Divanı’nda da vardır aynı böyle:
               Cemâlin şem’ine müştak olanlar
               N’eder cennetteki ebrârı leyli
               Cemalin nuruna âşık olanlar cenneti ne yapacak? Cennetin varlığını ne
            yapacak?  İstemez.  İşte  bunlar  %1  içine  giren  kısımdır.  Bunlar  ehl-i  huzur
            oldular. Huzur sahipleri bunlar. Kemal ehli de bunlar oluyor. Yetişkin insan
            da bunlar oluyor. Veli sınıfına geçenler, veliler bunlar oluyor. Bunlar Cenâb-
            ı Hakk’ın rızasını kazanmak istiyorlar. Cenâb-ı Hak da diyor ki:
               ¾  Siz, benim dünyada rızamı kazanmak istiyorsunuz ama sizin üzerinize
            belamı, çilemi yağmurlar gibi yağdırırım.
               Onlar soruyor:
   63   64   65   66   67   68   69   70   71   72   73